Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın açıklamalarıyla gündeme gelen Türkiye'deki işsizlik oranları, son 20 yılın en düşük seviyelerine gerilediği iddiasıyla büyük yankı uyandırdı. Bakan Işıkhan, 2025 yılı ilk çeyreği itibarıyla işsizlik oranının %8,2'ye düştüğünü ve son üç yılda yaklaşık 2,5 milyon kişiye yeni istihdam olanağı sağlandığını belirtti. Bu durum, Türkiye ekonomisi ve istihdam politikaları açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Ancak, bu iddialar beraberinde çeşitli soruları ve tartışmaları da getirdi.

İşsizlik Rakamları Gerçekten Düşüyor Mu?

Bakan Işıkhan'ın açıklamaları, işsizlik oranlarının düşüş trendinde olduğunu gösterse de, bu rakamların ne kadar gerçekçi olduğu ve hangi faktörlerin bu düşüşte etkili olduğu merak konusu. İşsizlik oranlarındaki düşüşün nedenleri arasında şunlar sayılabilir:

• Ekonomik Büyüme: Türkiye ekonomisinin son yıllarda gösterdiği büyüme performansı, yeni iş imkanlarının oluşmasına katkı sağlamış olabilir.
• Teşvikler ve Destekler: Hükümetin uyguladığı istihdam teşvikleri ve işverenlere sağladığı destekler, işe alımları artırmış olabilir.
• Mevsimlik Etkiler: Bazı sektörlerdeki mevsimlik hareketlilikler, işsizlik oranlarını geçici olarak düşürebilir.

Ancak, bazı uzmanlar ve ekonomistler, işsizlik rakamlarının hesaplanma yöntemleri ve kapsadığı alanlar konusunda eleştirilerde bulunuyor. Gerçek işsizlik oranının, açıklanan rakamlardan daha yüksek olabileceği iddia ediliyor.

İstihdam Artışı Kalıcı Mı?

Son üç yılda 2,5 milyon kişiye yeni istihdam olanağı sağlandığı belirtiliyor. Bu önemli bir başarı olsa da, bu istihdamın ne kadarının kalıcı olduğu ve hangi sektörlerde yoğunlaştığı büyük önem taşıyor. Özellikle genç işsizliği ve nitelikli iş gücü açığı gibi sorunlar hala devam ediyor. Bu nedenle, istihdam artışının sürdürülebilirliği ve kapsayıcılığı, Türkiye ekonomisi için kritik bir konu.

Unutmayalım ki, istihdamın kalıcı olması için:

• Eğitim sisteminin iş piyasasının ihtiyaçlarına uygun olarak güncellenmesi,
• Mesleki eğitim programlarının yaygınlaştırılması,
• İşverenlerin nitelikli iş gücüne erişimini kolaylaştıracak politikaların uygulanması gerekmektedir.

İşsizlikle Mücadelede Bundan Sonra Ne Olacak?

Türkiye'nin işsizlikle mücadelede daha başarılı olabilmesi için, ekonomik büyümenin sürdürülebilirliği, istihdam teşviklerinin etkinliği ve eğitim sisteminin iş piyasasına uyumu gibi faktörlere odaklanılması gerekiyor. Ayrıca, kayıt dışı istihdamın azaltılması, kadınların iş gücüne katılımının artırılması ve bölgesel eşitsizliklerin giderilmesi de önemli adımlar olacaktır.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın önümüzdeki dönemde işsizlikle mücadele konusunda hangi politikaları uygulayacağı ve bu politikaların ne gibi sonuçlar doğuracağı merakla bekleniyor. Özellikle genç işsizliği ve nitelikli iş gücü sorunlarına yönelik çözüm önerileri, Türkiye'nin geleceği açısından büyük önem taşıyor.