
Gübre Krizi Kapıda Mı? Tarımda Çözüm Bekleyen Sorunlar
Türkiye tarımı, gübre kaynaklı ciddi sorunlarla karşı karşıya. Artan nüfus ve değişen beslenme alışkanlıkları, tarımsal üretimi ve kalitesini artırma zorunluluğunu beraberinde getirirken, gübre bu amaca hizmet eden en önemli girdi kalemlerinden biri. Ancak, gübrede dışa bağımlılık, yüksek fiyatlar ve bilinçsiz kullanım gibi faktörler, tarım sektörünü olumsuz etkiliyor. Peki, bu sorunların üstesinden nasıl gelinebilir?
Gübrede Dışa Bağımlılık ve Hammadde Sorunu
Türkiye, gübre üretiminde büyük oranda dışa bağımlı bir ülke konumunda. Hammaddenin yüzde 95'i ithal ediliyor. Tüketilen gübrenin yurtiçindeki üretim oranı ise yüzde 60 civarında. Bu durum, gübre fiyatlarının döviz kuru, yurtdışı hammadde fiyatları ve dünya gübre ihracatçılarının oligopol yapısından etkilenmesine neden oluyor. Üretim kapasitesinin tüketimin yüzde 90'ını karşılaması dolayısıyla yurtiçi üretimin artırılıp yaratılacak katma değerin yurtiçinde kalması sağlayacak tedbirler alınmalıdır.
Türkiye'de mevcut gübre kullanım düzeyi, önemli artışlara rağmen, tarımı gelişmiş ülkelerde kullanılan miktarlara göre çok düşük ve dünya ortalamasının altındadır.
Yüksek Gübre Fiyatları ve Desteklerin Yetersizliği
Gübre kullanımını etkileyen en önemli faktörlerden biri de gübre fiyatlarıdır. Fiyatlar arttığında kullanım düşmekte, yükseldiğinde ise düşmektedir. Gübreye verilen destekler ise yetersiz kalmaktadır. Gübrede de desteklerin mazotta olduğu gibi uygulanması tarımsal üretimde önemli bir girdi olan gübrenin kullanımını artıracaktır. Diğer yandan ÇKS’ye giremeyen alanlarda gübre kullanan çiftçiler için destekler önemini yitirmekte, bu alanlarda üretim düşüklüğü göze çarpmaktadır. Bu alanların da destek kapsamına alınması çalışmaları yapılmalıdır.
Gübrelemenin çevrede yaratacağı olumsuz etkilerin önlenmesi ve beklenen verimin alınabilmesi için ihtiyaç duyulan cins ve miktarda gübre kullanımı büyük önem arz etmektedir.
Bilinçsiz Gübre Kullanımı ve Çözüm Önerileri
Bilinçsizce ve gereksiz yere yapılan gübreleme, beklenilen faydayı sağlamayacağı gibi, toprakta biriken bazı gübreler, diğer besin elementi gübrelerin alımını engelleyecektir. Ayrıca, toprakların, suların ve çevrenin kirlenmesine neden olacak, ekolojik denge ve bitki kalitelerinde de birtakım bozukluklar meydana gelecektir. Bu nedenle, çiftçilerin bilinçlendirilmesi ve doğru gübre kullanımı konusunda eğitilmesi büyük önem taşıyor. Bu bağlamda şu çözüm önerileri değerlendirilebilir:
- Çiftçiye tekniğine uygun gübre kullanımı konusunda yeterli eğitim ve yayım hizmeti götürülmeli, gübre uygulamalarının toprak ve bitki analiz sonuçlarına göre yapılmasının, ülkemiz topraklarına ve tarımına önemli yararlar sağlayacağı bilinci kazandırılmalıdır.
- Gübre ambalajları üzerinde üreticilerin anlayabileceği şekilde gübre ile ilgili teknik bilgilere yer verilmelidir. İlgili kanun ve yönetmeliklerin gerektirdiği etiketleme yapılmalı ve bununla ilgili kontrollere önem verilmelidir.
- Gübre sektörünün sürekli dışarıdan gübre hammaddesi ithal etmek yerine, kendi kaynaklarımızdan yararlanarak hammadde üretimini gerçekleştirmek amacıyla teknolojilerini yenilemeleri gerekmektedir
- Gübrelemede araştırma, üretim, dağıtım ve kredilendirme zinciri iyi ve sağlam kurulmalıdır.
- Gübre üreten ve tüketenlerin haklarının korunması amacıyla, üretilerek veya ithal edilerek piyasaya arz edilen gübrelerin standardına uygunluğunun tespiti amacı ile yapılan piyasa denetimlerinin daha sıkı yapılması gerekmektedir.
- Çiftçiler tarafından talep edilen, kaliteli gübre üretiminin sağlanabilmesi için denetimlerin başarı ile uygulanması gerekir. Bunun için de çiftçilerin ve tarımla ilgili kuruluşların, karşılaştıkları sorunlu gübrelerle ilgili bilgileri, zamanında ilgili birimlere bildirmeleri gerekmektedir
- Türkiye topraklarının çok büyük bir kısmında organik madde içeriği düşüktür. Ahır gübresi, yeşil gübre, bitki artıkları, kompostlar gibi organik gübre ve materyallerin tarımda yaygın olarak kullanımını artıracak önlemler alınmalı ve desteklenmelidir.
- Toprağın yapısını olumlu yönde etkileyen, münavebe ve baklagil ekimine önem verilmelidir.
- Bölgelerin toprak özellikleri ve bitki istekleri dikkate alınarak uygun özelliklerde gübre üretilmesine önem verilmelidir.
- Özellikle de birbirleri ile karıştırılabilir tek besin elementi içeriğine sahip gübreler üretilmesi teşvik edilmelidir.
- Katı ve sıvı gübreler toprakta bitkilere aynı düzeyde etki sağladığına göre, basınçlı sulama sistemleri ile sıvı gübre verilmeli, katı gübrelerin topraktaki olumsuzlukları azaltılmalıdır.
- Topraklarımızın organik maddesinin çok düşük ve üretim açısından yetersiz olması nedeni ile organik ve organomineral gübre kullanımının yaygınlaştırılıp teşvik edilmesi ve desteklenmesi gerekmektedir.
Sonuç olarak, Türkiye tarımında gübre sorunlarının çözümü için bütüncül bir yaklaşım benimsenmelidir. Dışa bağımlılığın azaltılması, yerli üretimin desteklenmesi, gübre fiyatlarının kontrol altında tutulması, çiftçilere yönelik bilinçlendirme çalışmalarının artırılması ve organik gübre kullanımının teşvik edilmesi, sürdürülebilir bir tarım için atılması gereken adımlardır. Aksi takdirde, artan maliyetler ve verim kayıpları, Türk tarımını daha da zor bir duruma sokabilir.











