Mümtaz'er Türköne, katıldığı bir programda 12 Eylül darbesi sonrası Mamak Cezaevi'nde yaşadıklarını ve o dönemde aynı koğuşta kaldığı kişilerden birinin de "Önder" olduğunu açıkladı. Türköne'nin açıklamaları, o dönemin zorlu koşullarını ve insanların üzerindeki kalıcı etkilerini gözler önüne serdi.
Mamak Cezaevi'nde Yaşanan Vahşet
Türköne, Mamak Cezaevi'nin tam bir vahşet ortamı olduğunu belirterek, "12 Eylül'de Mamak'ta beraber yattık, tam bir vahşet ortamıydı, bir çoğumuzda kalıcı arazlar oluştu" dedi. O dönemde yaşanan insanlık dışı uygulamaların ve psikolojik baskının, birçok kişide derin travmalara yol açtığını vurguladı. Türköne, o günleri şöyle anlattı:
- "Hücreler tıklım tıklım doluydu."
- "İşkenceler sistematik bir şekilde uygulanıyordu."
- "İnsanlar aç ve susuz bırakılıyordu."
Mamak Cezaevi, 12 Eylül döneminde birçok siyasi tutuklu ve öğrencinin işkence gördüğü, kötü koşullarda tutulduğu bir yer olarak hafızalara kazınmıştır. Türköne'nin açıklamaları, o dönemin karanlık yüzünü bir kez daha ortaya koydu.
"Önder'de Kalıcı Arazlar Oluştu"
Türköne, aynı koğuşta kaldığı "Önder" isimli kişide de kalıcı arazlar oluştuğunu ifade ederek, "Bana kalırsa Önder de onlardan biri oldu" şeklinde konuştu. Bu ifade, cezaevi koşullarının insanların psikolojisi üzerindeki yıkıcı etkisini bir kez daha gözler önüne serdi. Cezaevinde yaşanan travmatik olaylar, birçok insanın hayatını derinden etkilemiş ve uzun yıllar boyunca süren psikolojik sorunlara neden olmuştur.
12 Eylül darbesi ve sonrasında yaşanan insan hakları ihlalleri, Türkiye'nin yakın tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. Mümtaz'er Türköne'nin açıklamaları, o dönemin mağdurlarının yaşadığı acıları ve travmaları bir kez daha hatırlatarak, geçmişle yüzleşmenin önemini vurgulamaktadır.