Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, mart ayı iş gücü istatistiklerini değerlendirerek, işsizlik oranının son 25 yılın en düşük seviyesine gerilediğini duyurdu. Bu gelişme, hükümetin Orta Vadeli Program (OVP) hedefleriyle de uyumlu bir seyir izliyor. Bakan Işıkhan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Ulusal İstihdam Stratejisi'nin iş gücü verilerinde tarihi seviyelerin görülmesini sağladığını vurguladı.
İşsizlik Oranında Tarihi Düşüş
Bakan Işıkhan'ın açıklamalarına göre, 2025 Mart ayında işsiz sayısı bir önceki aya göre 65 bin kişi azalarak, işsizlik oranı %7,9 seviyesine geriledi. Bu oran, son 25 yılın en düşük seviyesi olarak kayıtlara geçti. İstihdam sayısında da önemli bir artış yaşandı. Aynı dönemde istihdam sayısı 391 bin kişi artarak 32 milyon 597 bin kişiye ulaştı. İstihdam oranı ise 0,6 puan artarak %49,2 olarak gerçekleşti.
İş Gücüne Katılımda Artış
İş gücü verilerindeki olumlu gelişmelerin yanı sıra, iş gücüne katılım oranında da artış gözlemlendi. 2025 Mart ayında iş gücü sayısı bir önceki aya göre 325 bin kişi artarak 35 milyon 404 bin kişiye ulaştı. İş gücüne katılma oranı ise 0,4 puan artarak %53,4'e yükseldi. Bakan Işıkhan, bu artışın özellikle gençler, kadınlar ve engelli vatandaşlar gibi özel politika gerektiren grupların iş gücü piyasasına erişimlerinin desteklenmesiyle mümkün olduğunu belirtti.
Hükümetin İstihdam Stratejisi
Bakan Işıkhan, hükümetin istihdam stratejisi hakkında da bilgi verdi. Özellikle gençler, kadınlar ve engelli vatandaşlar başta olmak üzere, özel politika gerektiren tüm grupların iş gücü piyasasına erişimlerinin ve insana yakışır iş koşullarında istihdamlarının desteklenmesi için gayretle çalışacaklarını ifade etti. Bu kapsamda, Ulusal İstihdam Stratejisi'nin önemli bir rol oynadığı ve iş gücü verilerinde tarihi seviyelerin görülmesini sağladığı vurgulandı.
Türkiye ekonomisi için umut verici bir tablo çizen bu veriler, hükümetin istihdam politikalarının ne kadar başarılı olduğunu gözler önüne seriyor. İşsizlik oranındaki düşüş, istihdamdaki artış ve iş gücüne katılım oranındaki yükseliş, ülke ekonomisinin büyüme potansiyelini destekleyen önemli faktörler olarak değerlendiriliyor. Gelecek dönemde de bu olumlu trendin devam etmesi bekleniyor.