
Meclis Başkanlarından Kürt Sorununa Ezber Bozan Çözüm Önerileri!
TBMM Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nda eski Meclis başkanlarının Kürt meselesine dair çözüm değerlendirmeleri, dikkat çekici ve tartışmaya açık yaklaşımlar sunuyor. Farklı siyasi dönemleri ve ideolojileri temsil eden bu isimlerin konuşmaları, zaman içinde daha rasyonel bir bakış açısına evrildiklerini gösteriyor. Özellikle bir Meclis başkanının komisyonda "umut hakkı"nı gündeme getirmesi, önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Eski Başkanlardan Çözüm Önerileri
Eski Meclis başkanlarının komisyonda dile getirdiği çözüm önerileri, farklı yaklaşımları içeriyor. İşte dikkat çeken bazı başlıklar:
- Hikmet Çetin: Şiddet eylemi gerçekleştirmemiş PKK üyelerine af verilmesi, dağdan gelenlerin evlerine dönüş yollarının açılması gerektiğini savunuyor. Türk-Kürt kardeşliğinin önemine vurgu yaparak, bağımsız bir Kürt devletine ihtimal vermediğini belirtiyor.
- Ömer İzgi: TBMM'nin bu özel durumu yasa yolu ile çözme kapasitesine sahip olduğunu, gerekirse yasa çıkarabileceğini veya Anayasa değişikliği yapabileceğini ifade ediyor. Anayasa'nın 66. maddesi yerine, Atatürk'ün 1924 Anayasası'ndaki tanımın kullanılabileceğini öneriyor.
- Bülent Arınç: "Umut hakkı"nın mutlaka uygulanması gerektiğini, genel affa zaruri bir ihtiyaç olarak baktığını vurguluyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmasının zorunlu olduğunu belirtiyor. KHK'lıların yaşadığı sorunlara çözüm bulunması gerektiğini savunuyor.
- Köksal Toptan: Mevcut partiler arası işbirliğinin tarihi bir anayasa fırsatı sunduğunu, 100 yıllık Cumhuriyet'in anayasasının yapılması için cesaretlenilmesi gerektiğini ifade ediyor. Türkiye'nin kimseyle savaşa girmek istemediğini, komşuları ile barış içinde olduğunu belirtiyor.
Umut Hakkı Tartışması ve Toplumsal Barış
Bülent Arınç'ın "umut hakkı"nı gündeme getirmesi, komisyonda dikkat çeken bir başlık oldu. Arınç, geçmişteki radikal söylemlerin unutulması gerektiğini, sinir uçlarına dokunacak hiçbir söze yer olmaması gerektiğini vurguluyor. Süreç içinde eski sert söylemleri geride bırakmak gerektiğini belirten Arınç, hızlı adımlarla toplumsal barışı sağlayacak pratik çözümler üzerinde durulması gerektiğini ifade ediyor. Bu öneri, Kürt meselesinin çözümünde yeni bir sayfa açılması adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Bu komisyonda yapılan konuşmalar ve sunulan çözüm önerileri, Türkiye'nin Kürt meselesiyle ilgili gelecekteki politikalarına ışık tutabilir. Meclis başkanlarının farklı ideolojilere sahip olmalarına rağmen, sorunun çözümü için ortak bir zeminde buluşmaları, umut verici bir gelişme olarak kabul edilebilir. Ancak, bu önerilerin ne kadarının dikkate alınacağı ve hayata geçirileceği, zamanla netlik kazanacak.