Libya'da siyasi arenada sıcak gelişmeler yaşanıyor. Başkanlık Konseyi, Temsilciler Meclisi'nin (TM) Bingazi'de Anayasa Mahkemesi kurulmasına yönelik kararını durdurduğunu açıkladı. Bu beklenmedik hamle, ülkede yeni bir siyasi krizi tetikleyebilir. Peki, bu kararın ardında yatan sebepler neler ve Libya'yı neler bekliyor?

Anayasa Mahkemesi Kararı Neden İptal Edildi?

Başkanlık Konseyi'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, TM tarafından Bingazi'de Anayasa Mahkemesi kurulması kararının, Libya Yüksek Mahkemesi tarafından reddedildiği ve anayasa hükümlerine aykırı olduğu belirtildi. Kararnameyle, TM tarafından kurulan Anayasa Mahkemesi ve bu mahkemenin aldığı tüm kararların geçersiz sayıldığı duyuruldu. Başkanlık Konseyi'nin bu yetkiyi, Libya Siyasi Diyalog Forumu'nun 2021 Cenevre kararları doğrultusunda kullandığına dikkat çekildi.

Bu kararın iptal edilmesinde etkili olan faktörler şunlar:

• Yüksek Mahkeme'nin reddi
• Anayasa hükümlerine aykırılık
• Siyasi Diyalog Forumu kararları

Temsilciler Meclisi'nden Sert Tepki

Başkanlık Konseyi'nin kararına TM Başkanı Akile Salih'ten sert bir yanıt geldi. Salih, "Başkanlık Konseyinin Anayasa Mahkemesi'nin kurulmasına ilişkin yasayı iptal etmesi, yasama organının görevine tecavüz niteliğinde olup hükümsüzdür" ifadelerini kullandı. Ayrıca, Libya'da yalnızca Temsilciler Meclisinin "kanun çıkarma yetkisine" sahip olduğunu vurguladı.

Bu durum, Libya'daki siyasi kutuplaşmanın ne kadar derin olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. İki tarafın da kendi pozisyonunda ısrarcı olması, çözüm sürecini zorlaştırıyor.

Libya'da Yargı Krizi mi Başlıyor?

Temsilciler Meclisi, Aralık 2022'de Bingazi'de 13 üyeden oluşacak bir Anayasa Mahkemesi kurulmasını ve Trablus merkezli Yüksek Mahkeme'nin Anayasa Dairesi'nin yetkilerinin bu yeni yapıya devredilmesini içeren yasa teklifini kabul etmişti. Ancak bu adım, ülkede hâlihazırda devam eden bölünmüşlük ortamında, yargı erkine dair yetki tartışmalarını daha da derinleştirmişti.

Bu son gelişmeler, Libya'da yargı krizi yaşanabileceği endişesini artırıyor. Ülkenin geleceği belirsizliğini korurken, siyasi aktörlerin uzlaşmaya yanaşmaması durumunda, daha büyük sorunların ortaya çıkması kaçınılmaz olabilir.

Libya'da yaşanan bu son gelişmeler, ülkenin geleceği açısından kritik bir dönemeç olabilir. Başkanlık Konseyi'nin kararı ve Temsilciler Meclisi'nin tepkisi, siyasi arenada yeni bir gerilim hattı oluşturdu. Tarafların uzlaşmacı bir yaklaşım sergilememesi halinde, Libya'yı daha da karmaşık bir süreç bekleyebilir. Uluslararası toplumun bu süreci yakından takip etmesi ve yapıcı bir rol oynaması büyük önem taşıyor.