İstanbul'da yaşanan 6,2 büyüklüğündeki deprem, şehirde yaşayanları tedirgin etti. Depremin ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı harekete geçerek, Yapı İşleri Genel Müdürlüğü ekipleri aracılığıyla 39 ilçe ve 963 mahallede hasar tespit çalışmalarına başladı. Peki, son durum ne? Hangi binalar risk altında?
İstanbul'da Hasar Tespit Çalışmaları Devam Ediyor
Bakan Murat Kurum, çalışmalarla ilgili yaptığı açıklamada, şu ana kadar 18 bin binanın incelendiğini ve tespitlerin titizlikle sürdüğünü belirtti. İncelemeler sonucunda bazı binaların hasarsız olduğu tespit edilirken, bazı binalarda ise az hasar belirlendi. Ancak, hasar tespit çalışmalarının tamamlanmasıyla birlikte daha net bir tablo ortaya çıkacak.
Hasar tespit çalışmaları, özellikle eski ve deprem yönetmeliklerine uygun olmayan binalarda yoğunlaşıyor. Ekipler, binaların taşıyıcı sistemlerini, kolonlarını ve kirişlerini detaylı bir şekilde inceliyor. Ayrıca, zemin etüdü raporları da değerlendirilerek, binaların depreme karşı dayanıklılığı hakkında kapsamlı bir analiz yapılıyor.
Vatandaşlar Ne Yapmalı?
Deprem sonrası binalarında hasar olduğunu düşünen vatandaşların, Alo 181 hattını arayarak veya ilgili belediyelere başvurarak hasar tespit talebinde bulunmaları gerekiyor. Uzman ekipler, en kısa sürede binalara gelerek inceleme yapacak ve hasar durumunu raporlayacak.
- Binalarınızda çatlaklar veya yapısal hasarlar varsa, derhal yetkililere bildirin.
- Hasar tespit raporu almadan binalarınıza girmeyin.
- Yetkililerin uyarılarını dikkate alın ve gerekli önlemleri alın.
Deprem Gerçeği ve Kentsel Dönüşümün Önemi
Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke. Bu nedenle, deprem gerçeğini göz ardı etmeden, binalarımızın depreme dayanıklı hale getirilmesi büyük önem taşıyor. Kentsel dönüşüm projeleri, riskli binaların yıkılarak yerine depreme dayanıklı, modern binaların inşa edilmesini sağlıyor. Bu sayede, can ve mal kayıplarının önüne geçilmesi hedefleniyor.
İstanbul'da yaşanan deprem, kentsel dönüşümün ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Riskli binalarda yaşayan vatandaşların, kentsel dönüşüm projelerine destek vermesi ve bu konuda bilinçli hareket etmesi gerekiyor. Unutmayalım ki, deprem değil, dayanıksız binalar öldürür.
İstanbul'da devam eden hasar tespit çalışmaları, şehrin deprem riskine karşı ne kadar hazırlıklı olduğunu da ortaya koyacak. Yapılacak değerlendirmeler sonucunda, gerekli önlemlerin alınması ve kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması, gelecekte yaşanabilecek olası depremlerde can ve mal kayıplarını en aza indirecektir. Herkesin bu konuda sorumluluk alması ve üzerine düşeni yapması, daha güvenli bir İstanbul için hayati önem taşıyor.