Abdullah İmamoğlu Hoca'nın TOKİ'nin 500 bin sosyal konut projesi hakkında yaptığı açıklamalar, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Projedeki bazı unsurların dini açıdan uygun olmadığını savunan İmamoğlu'nun fetvası, ev sahibi olmak isteyen birçok vatandaşın kafasında soru işaretleri oluşturdu. Peki, Abdullah Hoca'nın bu konudaki çekinceleri neler ve TOKİ evleri gerçekten haram mı?

TOKİ Projelerinde Dini Açıdan Sakıncalar

Abdullah İmamoğlu Hoca, TOKİ projelerinde dikkat edilmesi gereken bazı hususlara dikkat çekiyor. Bu hususlar şöyle sıralanıyor:

• Fiyat Belirsizliği: Projelerde fiyatın net olmaması, belirsizlik yaratması.
• Teslim Edilmemiş Konut Sözleşmesi: Henüz teslim edilmemiş bir ev için sözleşme yapılması.
• Hak Sahipliği Sorunu: Konut üzerinde hak sahipliğinin hemen oluşmaması.
• Gecikme Bedeli: Gecikme halinde uygulanan ek bedelin faiz niteliği taşıması.

Hoca, bu gerekçelerle TOKİ projelerinin caiz olmadığı yönünde bir görüş belirtiyor. Bu durum, özellikle dini hassasiyetleri olan vatandaşlar arasında büyük bir tartışma başlatmış durumda.

Caiz Olmayan Unsurlar Neler?

Abdullah Hoca'ya göre, TOKİ projelerindeki en büyük sorunlardan biri, faiz unsuru taşıması ihtimali. İslam dininde faiz, kesinlikle yasaklanmış bir olgudur. Bu nedenle, projede gecikme halinde uygulanan ek bedelin faiz niteliği taşıması, projeyi dini açıdan sakıncalı hale getiriyor. Ayrıca, fiyat belirsizliği de İslam hukukuna göre caiz olmayan bir durumdur. Bir malın veya hizmetin bedelinin önceden net olarak belirlenmesi gerekirken, TOKİ projelerinde bu durumun tam olarak sağlanamaması da eleştiriliyor.

Sonuç: TOKİ Evleri Alınmalı mı?

Abdullah İmamoğlu Hoca'nın açıklamaları, TOKİ projeleri hakkında önemli bir tartışma başlattı. Ev sahibi olmak isteyen vatandaşların, bu konuyu kendi vicdanlarında değerlendirmeleri ve dini hassasiyetlerine uygun bir karar vermeleri gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, her bireyin dini inançları ve tercihleri farklıdır. Bu nedenle, bu tür konularda kesin bir yargıya varmak yerine, kendi araştırmalarınızı yaparak ve güvendiğiniz din adamlarına danışarak doğru kararı vermeniz en sağlıklısı olacaktır. Önemli olan, vicdanınızın rahat olması ve dini inançlarınıza ters düşmeyen bir seçim yapmaktır.