Manisa'da MESEM (Mesleki Eğitim Merkezi) programı kapsamında çalıştığı fabrikada hayatını kaybeden Eren Dağ'ın ölümüyle ilgili ilk duruşma yapıldı. Ancak duruşmada yaşananlar büyük bir şaşkınlığa neden oldu. Ne savcı, ne de sanık duruşma salonunda yer almadı. Bu durum, Eren Dağ'ın ailesi ve yakınları tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı. Peki, bu şok edici durumun ardında yatan sebepler neler?

Duruşmada Neler Yaşandı?

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, Eren Dağ'ın ailesi, avukatları ve bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Ancak duruşma salonunda savcı ve sanığın olmaması, davaya olan ilgisizliği gözler önüne serdi. Aile avukatları, bu durumun kabul edilemez olduğunu ve adaletin sağlanması için mücadele edeceklerini belirtti. Eren Dağ'ın ailesi ise, oğullarının ölümüne neden olanların cezalandırılmasını istiyor.

Duruşmada, Eren Dağ'ın ölümüyle ilgili detaylı bir inceleme yapılması ve tüm sorumluların yargılanması talep edildi. Aile avukatları, olayın bir iş kazası değil, cinayet olduğunu savunuyor. Eren Dağ'ın çalıştığı fabrikadaki güvenlik önlemlerinin yetersizliği ve iş güvenliği eğitimlerinin eksikliği, olayın meydana gelmesinde büyük rol oynadığı iddia ediliyor.

MESEM Programı ve İş Güvenliği Tartışmaları

Eren Dağ'ın ölümü, MESEM programlarındaki iş güvenliği sorunlarını yeniden gündeme getirdi. Bu programlar kapsamında çalışan öğrencilerin, yeterli eğitim almadan ve gerekli güvenlik önlemleri alınmadan tehlikeli işlerde çalıştırıldığı iddiaları sık sık dile getiriliyor. Bu durum, öğrencilerin can güvenliğini tehlikeye atarken, aynı zamanda ucuz iş gücü olarak kullanılmasına da yol açıyor.

Bu tür olayların önüne geçilmesi için, MESEM programlarındaki iş güvenliği standartlarının yükseltilmesi ve denetimlerin artırılması gerekiyor. Ayrıca, öğrencilerin ve ailelerinin bu konuda bilinçlendirilmesi ve haklarını aramaları da büyük önem taşıyor. Eren Dağ'ın ölümü, bu konuda bir farkındalık yaratılmasına ve gerekli önlemlerin alınmasına vesile olabilir.

Adalet Arayışı Devam Ediyor

Eren Dağ'ın ailesi, oğullarının ölümünün aydınlatılması ve sorumluların cezalandırılması için adalet arayışını sürdürüyor. Duruşmada yaşanan olumsuzluklara rağmen, ailenin umudu tükenmiş değil. Aile avukatları, davanın takipçisi olacaklarını ve adaletin sağlanması için ellerinden geleni yapacaklarını belirtiyor. Eren Dağ'ın ölümü, sadece bir aileyi değil, tüm toplumu derinden etkiledi. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için, herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekiyor.

• MESEM programlarındaki iş güvenliği standartları yükseltilmeli.
• Denetimler artırılmalı.
• Öğrenciler ve aileleri bilinçlendirilmeli.
• Sorumlular cezalandırılmalı.

Eren Dağ'ın ölümü, Türkiye'deki iş güvenliği sorunlarının acı bir örneği olarak tarihe geçti. Bu olayın, iş güvenliği konusunda daha duyarlı olunmasına ve gerekli önlemlerin alınmasına katkı sağlaması umuluyor. Aksi takdirde, Eren Dağ gibi birçok genç insanın hayatı tehlikeye girmeye devam edecektir.