Çin'deki Michigan Üniversitesi'nden bilim insanları, kolon kanseri riski taşıyan bireylerin belirlenmesinde devrim yaratacak yeni bir genetik analiz yöntemi geliştirdi. Bu yöntem, MUTYH genindeki belirsiz varyantları analiz ederek, kalın bağırsak kanseri riskini önceden tespit etmeyi amaçlıyor.

MUTYH Geni ve Kanser İlişkisi

Araştırmacılara göre, her hücrenin DNA'sı geçmişini saklar ve bu genler yaşamın seyrini etkileyebilir. MUTYH geni, hücreleri genetik hasarlardan koruyarak kritik bir rol üstlenir. Bu koruma mekanizması bozulduğunda, kalın bağırsakta polipler oluşabilir ve bu polipler zamanla kansere dönüşebilir. Kitzman, ABD'de her 50 kişiden birinde bu gende tehlikeli varyantlar bulunduğunu ve bu nedenle erken koruma yöntemlerinin hayati önem taşıdığını vurguluyor.

10 Binden Fazla Varyant İncelendi

Geleneksel yöntemlerle tek tek mutasyon analizi yapmak yerine, araştırmacılar 10 binden fazla MUTYH varyantı içeren bir gen kütüphanesi oluşturdu. Hücrelere, DNA onarımının düzgün çalışıp çalışmadığını gösterecek özel bir biyolojik gösterge entegre edildi. Onarım mekanizması sağlıklıysa gösterge aktif hale gelirken, bozukluk durumunda pasif kaldı. Böylece varyantlar "güvenli" veya "hastalık yapıcı" olarak sınıflandırıldı.

• Geleneksel yöntemlere göre daha hızlı ve kapsamlı analiz imkanı
• Biyolojik gösterge sayesinde varyantların sınıflandırılması
• Kişiselleştirilmiş önleme stratejileri için zemin hazırlama

Kişiselleştirilmiş Önleme Stratejileri ve Geleceğin Biyomalzemeleri

Kitzman, bu yaklaşımın doktorların genetik test sonuçlarını daha doğru yorumlamasına ve kanserden korunmaya yönelik kişiselleştirilmiş öneriler sunmasına yardımcı olacağını belirtiyor. Uzmanlar, temel bilim çalışmalarının genetik verileri somut sağlık çözümlerine dönüştürdüğünü ve bu sayede yalnızca hastalıkların önlenmesinin değil, hayat kurtarmanın da mümkün olduğunu vurguluyor.

Araştırmacılara göre bu yöntem, gelecekte insan vücudundaki en karmaşık dokuların bile yerine konulabilecek biyomalzemelerin geliştirilmesine zemin hazırlayabilir. Bu da tıp alanında yepyeni bir çağın başlangıcı anlamına gelebilir.

Bu yeni genetik yöntem, kolon kanseriyle mücadelede umut verici bir adım olarak değerlendiriliyor. Erken teşhisin ve kişiselleştirilmiş önleme stratejilerinin geliştirilmesinin önünü açan bu çalışma, gelecekte daha sağlıklı bir toplumun oluşmasına katkı sağlayabilir.