İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, ABD ile olası müzakereler hakkında dikkat çekici açıklamalarda bulundu. 19 Mayıs'ta helikopter kazasında hayatını kaybeden Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve beraberindekiler için düzenlenen anma töreninde konuşan Hamaney, ABD ile müzakerelerden bir sonuç beklemediklerini ve İran'ın uranyum zenginleştirme programı konusunda kimseden izin almayacağını vurguladı. Bu açıklamalar, Tahran ile Washington arasındaki gerilimi daha da tırmandıracağa benziyor.

İran'dan Müzakere Resti: ABD'nin Israrı Neden?

Hamaney, konuşmasında, "Şehit Reisi, ABD ile doğrudan müzakere etmeyeceğini açıkça dile getirdi. Tabii Şehit Reisi döneminde dolaylı görüşmeler oldu ancak sonuç alınamadı. Hala işe yarayacağını düşünmüyoruz ve ne olacağını bilmiyoruz." ifadelerini kullandı. ABD'nin doğrudan müzakere talebine de değinen Hamaney, bunun nedenini "ABD'nin doğrudan müzakerelerde bu kadar ısrar etmesinin sebebi, tehdit ve hilelerle İran'ı müzakere masasına getirebildiklerini iddia etmektir." şeklinde açıkladı. Bu sözler, İran'ın ABD'ye karşı güvensizliğini ve müzakere masasına oturma konusunda isteksiz olduğunu açıkça gösteriyor.

Peki, ABD neden doğrudan müzakere konusunda bu kadar ısrarcı? Uzmanlar, Washington'ın İran'ı daha sıkı kontrol altında tutmak ve nükleer programını sınırlamak için bu yolu tercih ettiğini belirtiyor. Ancak Hamaney'in açıklamaları, İran'ın bu baskılara boyun eğmeyeceğini ve kendi çıkarlarını korumaya kararlı olduğunu ortaya koyuyor.

Uranyum Zenginleştirme: Kırmızı Çizgi mi?

Hamaney'in konuşmasında en dikkat çekici noktalardan biri, İran'ın uranyum zenginleştirme programı konusundaki kararlılığı oldu. "Bu dolaylı müzakerelere katılan karşı taraf saçma konuşmalar yapmamaya çalışmalıdır. İran'ın uranyum zenginleştirmesine izin verilmeyeceğini söylemek büyük bir hatadır. İran, şu veya bu yerden izin beklemiyor." diyen Hamaney, ülkesinin bu konuda taviz vermeyeceğini açıkça ifade etti.

ABD'li yetkililer ise İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini durdurmasını talep ediyor. Hatta eski ABD Başkanı Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff, "Uranyum zenginleştirme Trump yönetiminin çok net bir kırmızı çizgisidir. Buna izin veremeyiz çünkü zenginleştirme silahlandırmayı mümkün kılar." şeklinde bir açıklama yapmıştı. Bu durum, iki ülke arasındaki anlaşmazlığın temelinde nükleer programın yattığını gösteriyor.

Neler Olacak? İran ve ABD Arasında Gerilim Tırmanıyor!

Hamaney'in bu sert açıklamaları, İran ile ABD arasındaki gerilimi daha da artıracağa benziyor. Müzakere ihtimalinin azalması ve uranyum zenginleştirme konusundaki anlaşmazlık, bölgedeki istikrarı tehdit ediyor. Önümüzdeki günlerde iki ülke arasındaki ilişkilerin nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.

İran'ın nükleer programı ve bölgesel politikaları, uzun süredir uluslararası toplumun gündeminde. Hamaney'in son açıklamaları, bu konulardaki belirsizliği daha da artırırken, bölgedeki gerginliğin tırmanmasına neden olabilir. Uluslararası aktörlerin bu duruma nasıl bir tepki vereceği ve hangi adımları atacağı, önümüzdeki dönemin en önemli sorularından biri olacak.