Gazze'de yaşanan insani dram her geçen gün derinleşiyor. İsrail'in uyguladığı abluka nedeniyle yardım girişlerinin durması, bölgedeki yaşam koşullarını dayanılmaz hale getirdi. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu'na (UNICEF) konuşan Filistinli anne Hanadi'nin sözleri, Gazze'deki çaresizliği gözler önüne serdi: "Çocuklarıma bunu yedireceğimi hiç düşünmüyordum. Ama yiyecek başka bir şeyimiz kalmadı. Ekmeklerin küflerini temizleyip çocuklarıma veriyorum."
Gazze'de Açlık ve Çaresizlik
Hanadi, yaşadığı zorlukları şu sözlerle anlatıyor: "Burada bunu yiyoruz. Son yiyeceğimiz bu. Küflü ekmekleri kurtarmaya çalışıyorum, küfleri kaldırıyorum ve çocuklarımı beslemek için çaya batırıyorum. Başka seçeneğim yok." Bu ifadeler, Gazze'deki insanların hayatta kalma mücadelesini çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.
Gazze'de yaşanan bu durum, sadece bir annenin değil, binlerce ailenin karşı karşıya olduğu bir gerçeklik. Temel gıda maddelerine erişimin olmaması, insanları sağlıksız ve yetersiz beslenmeye mecbur bırakıyor. Özellikle çocuklar, bu durumdan en çok etkilenen kesimi oluşturuyor.
İsrail'in 2 Mart'tan sonra sınır kapılarını kapatarak sıkı abluka uygulaması, Gazze'deki insani durumu daha da kötüleştirdi. Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi'nden (OCHA) yapılan açıklamada, 1,5 aydır Gazze'ye hiçbir yardım girişine izin verilmediği belirtildi. Bu sürenin, şu ana kadar yardım girişinin olmadığı en uzun süre olduğuna işaret edilen açıklamada, "İnsani durum muhtemelen savaşın patlak vermesinden bu yana geçen 18 ayın en kötüsü" ifadesi kullanıldı.
Uluslararası Toplumun Sorumluluğu
Gazze'de yaşanan bu insani krize karşı uluslararası toplumun sessiz kalmaması gerekiyor. Bölgeye acil yardım ulaştırılması, sınır kapılarının açılması ve ablukanın kaldırılması için gerekli adımların atılması büyük önem taşıyor.
- Gazze'ye acil insani yardım koridoru açılmalı.
- Sınır kapıları sürekli olarak açık tutulmalı.
- Abluka tamamen kaldırılmalı.
- Uluslararası toplum, Gazze'deki insanlara destek olmalı.
Gazze'deki insanların temel ihtiyaçlarının karşılanması, sağlık hizmetlerine erişimlerinin sağlanması ve güvenli bir ortamda yaşamaları için acil önlemler alınmalıdır. Aksi takdirde, bu insani krizin sonuçları çok daha ağır olabilir.
Gazze'de Umut Var mı?
Gazze'de yaşanan tüm zorluklara rağmen, insanların umutlarını kaybetmediği görülüyor. Dayanışma, yardımlaşma ve hayata tutunma çabası, Gazze halkının en önemli özelliklerinden biri. Ancak, bu insanların yalnız bırakılmaması ve uluslararası toplumun desteğiyle daha iyi bir geleceğe sahip olmaları gerekiyor.
Gazze'deki insani krizin çözümü için kalıcı bir barışın sağlanması, adil bir çözüm bulunması ve bölgedeki tüm insanların haklarının korunması şarttır. Aksi takdirde, bu tür acı olaylar tekrar yaşanmaya devam edecektir. Gazze'deki çocukların küflü ekmek yemek zorunda kalmaması için hep birlikte harekete geçmeliyiz.