
Balkanlar'da Türkçe Rüzgarı: O Hikayeler Duygulandırdı!
Avrasya Yazarlar Birliği (AYB) tarafından düzenlenen Balkanlar 68. Mürekkebi Kurumadan Toplantısı, "Balkanlar" ve "Bala Balkan" Online Yazarlık Atölyeleri'nin katılımcılarını bir araya getirdi. Etkinlikte, Balkan coğrafyasındaki gençlerin Türkçeye olan bağlılığı ve bu dilde üretme çabası ön plana çıktı. Katılımcılar, kaleme aldıkları Türkçe hikâyeleri seslendirerek dinleyicilere duygu dolu anlar yaşattı. Türkçenin yaşatılması ve yeni nesillere aktarılması amacıyla düzenlenen etkinlik, büyük beğeni topladı.
Türkçenin Balkanlardaki Yükselişi
2019 yılından bu yana TİKA'nın desteği, MATÜSİTEB ve Balkan Yazarlar Birliği iş birliğiyle yürütülen Online Yazarlık Atölyeleri, Balkanlar'daki Türk gençlerinin Türkçe ile bağlarını güçlendirmeyi ve Türk edebiyatını yaşatmayı amaçlıyor. Bu proje sayesinde birçok genç, yazarlık yolunda ilk adımlarını atarken, ortak bir kültür bilincinin de temelleri atılıyor. Projenin amacı, Balkan coğrafyasında Türk dilinin ve kültürünün yaşatılmasına katkıda bulunmak ve genç yeteneklerin ortaya çıkmasına zemin hazırlamaktır.
Online yazarlık atölyeleri, Balkanlardaki Türk gençleri için önemli bir fırsat sunuyor. Bu atölyeler sayesinde gençler, hem Türkçe dilini daha iyi öğrenme imkanı buluyor hem de yazarlık yeteneklerini geliştirme fırsatı yakalıyorlar. Atölyelerde, deneyimli yazarlar tarafından verilen eğitimlerle gençler, hikaye yazma teknikleri, karakter oluşturma, olay örgüsü geliştirme gibi konularda bilgi sahibi oluyorlar.
Vefa Mesajları ve Katılımcıların Duyguları
Çevrim içi düzenlenen toplantıya TİKA Başkan Yardımcısı Dr. Mahmut Çevik, AYB Başkanı Ufuk Tuzman, Balkan Yazarlar Birliği Başkanı Mürteza Sulooca, atölye hocaları Ataman Kalebozan, Osman Çeviksoy ve Nurhan Buhan ile Atölyeler Koordinatörü Burcu Ali katıldı. Toplantının moderatörlüğünü üstlenen Ataman Kalebozan, açılışta AYB'nin Kurucu Başkanı Dr. Yakup Ömeroğlu'nu rahmetle andı.
Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Ufuk Tuzman, proje sayesinde Balkanlardaki Türk gençleriyle Türkçeyi yaşatma heyecanını paylaştıklarını belirterek, "Bu çalışmayı Türklük şuuru ve Türkçemizle ilgili yapılmış çok büyük bir emek olarak görüyorum" dedi. Ayrıca TİKA'nın baştan itibaren verdiği katkı için teşekkürlerini iletti. TİKA Başkan Yardımcısı Dr. Mahmut Çevik ise, projenin Türk dili, kültürü ve tarihini kayıt altına alma hedefiyle örtüştüğünü vurgulayarak, "Atölye çalışmaları sayesinde Türk kültürünün Balkanlarda yeniden yeşerdiğine şahitlik ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Balkan Yazarlar Birliği Başkanı Mürteza Sulooca ise atölye çalışmalarının tarihi bir misyon taşıdığına dikkat çekerek, "Üsküp, Prizren, Gümülcine ve Köstence gibi medeniyet merkezlerinde Türk dili ve kültürünün yaşatılması için bu atölyeyi yapıyoruz" dedi.
Genç Kalemlerden Edebiyat Şöleni
Programda, atölye hocaları ve katılımcı yazar adayları, yazarlık yolculuklarını anlattı ve atölyede kaleme aldıkları hikâyeleri okudu. Türkçeye gönül veren gençlerin kaleminden dökülen öyküler, dinleyicilerden büyük beğeni topladı. Genç yazarların eserlerinde, Balkan coğrafyasının kültürel zenginlikleri, tarihi olayları ve insan hikayeleri yer aldı. Hikayelerde, aşk, ayrılık, özlem, umut gibi evrensel temalar işlenirken, Balkan insanının yaşam mücadelesi ve kültürel kimliği de vurgulandı.
Katılımcıların hikayelerinden bazı örnekler:
- Bir genç kızın savaşın ortasında hayatta kalma mücadelesi
- İki farklı kültürden insanın aşkı
- Kaybolan bir medeniyetin izleri
- Umutsuzluğa rağmen hayata tutunma çabası
Balkanlar'da düzenlenen bu anlamlı etkinlik, Türkçenin ve Türk kültürünün yaşatılması adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Gençlerin Türkçeye olan ilgisi ve yazma becerileri, gelecekte Balkan edebiyatına önemli katkılar sağlayacağının bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Bu tür etkinliklerin artması, Balkanlar'daki Türk varlığının güçlenmesine ve kültürel bağların daha da sağlamlaşmasına yardımcı olacaktır. Bu proje, Balkanlar'daki Türk gençlerinin kimliklerini korumalarına ve kültürel miraslarını yaşatmalarına destek olurken, aynı zamanda Türkiye ile Balkanlar arasındaki dostluk ve işbirliği ilişkilerinin gelişmesine de katkı sağlıyor.