Tarım ve Orman Bakanlığı, sofralarımızın vazgeçilmezi olan tereyağı ve sadeyağ üretiminde yeni bir dönemi başlatıyor. Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğ ile üretimden depolamaya, etiketlemeden pazarlamaya kadar bir dizi önemli değişiklik hayata geçiriliyor. Peki, bu yeni düzenlemeler tüketiciler için ne anlama geliyor? İşte tüm detaylar!

Yeni Kurallar Neler Getiriyor?

Yeni düzenlemeler, tereyağı ve sadeyağın tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretilmesi, muhafazası, ambalajlanması, depolanması, taşınması ve pazarlanması için gereken ürün özelliklerini belirliyor. Bu kapsamda dikkat çeken bazı önemli noktalar şunlar:

• Süt ve Krema Kalitesi: Üretimde kullanılan süt ve kremanın hijyen kurallarına uygun olması zorunlu tutuluyor.
• Tuz Oranı Kontrolü: Tereyağı üretiminde kullanılan tuz oranının %2'yi geçmemesi gerekiyor.
• Katkı Maddesi Yasağı: Çeşnili tereyağlarda taklit ve tağşişe sebebiyet verecek hiçbir malzemenin kullanılmasına izin verilmiyor.
• Etiket Bilgisi Artışı: Etiketlerde ürünün içeriği, kullanım koşulları, tuzsuz tereyağlar için uyarılar, çeşnili tereyağlar için kullanılan malzemeler ve hayvan türüne göre süt bilgisi gibi detaylar yer alacak.
• Hijyen ve Depolama Standartları: Üretimde hijyen koşullarına sıkı bir şekilde uyulması ve ürünlerin taşınma ve depolanma sıcaklıklarının 4°C’yi aşmaması gerekiyor.
• Bulaşan ve Pestisit Kontrolü: Ürünlerin bulaşanlar ve pestisit kalıntıları açısından belirli sınırları aşmaması sağlanacak.

Neden Bu Düzenlemeler Yapıldı?

Bu yeni düzenlemelerin temel amacı, tüketicilerin daha güvenli ve kaliteli tereyağı ve sadeyağ tüketmesini sağlamak. Gıda güvenliğinin artırılması, ürünlerdeki hilelerin önlenmesi ve tüketicilerin bilinçli seçimler yapabilmesi hedefleniyor. Ayrıca, üreticilerin de belirli standartlara uyması teşvik edilerek sektörde rekabetin artırılması amaçlanıyor.

Uyum Süreci Nasıl İşleyecek?

Tebliğin yayımlandığı tarihten önce faaliyet gösteren gıda işletmecileri, 1 Eylül 2025 tarihine kadar bu yeni düzenlemelere uyum sağlamak zorunda olacaklar. Bu tarihe kadar eski tebliğ hükümleri geçerli olacak. Bu süre, üreticilere gerekli altyapı ve üretim süreçlerini düzenleme fırsatı tanıyor.

Sonuç olarak, tereyağı ve sadeyağ üretimindeki bu yeni düzenlemeler, tüketiciler için daha güvenli ve kaliteli ürünlerin sunulmasını sağlayacak. Üreticilerin de belirli standartlara uymasıyla sektörde rekabetin artması ve gıda güvenliğinin en üst düzeye çıkarılması hedefleniyor. Bu değişikliklerin sofralarımıza nasıl yansıyacağını hep birlikte göreceğiz.