Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı son verilere göre, enflasyon rakamları gündemdeki sıcaklığını koruyor. Mayıs ayında Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) aylık bazda yüzde 1,53, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) ise yüzde 2,48 artış gösterdi. Yıllık enflasyon ise tüketici fiyatlarında yüzde 35,41, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 23,13 olarak gerçekleşti. Bu veriler ışığında, uzmanlar enflasyonun geleceğine dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Peki, TCMB faiz indirimi yapacak mı? İşte detaylar...

Enflasyon Beklentileri ve Riskler

AA Finans Analisti ve Ekonomist Haluk Bürümcekçi, enflasyonun seyrinde küresel emtia fiyatlarının önemli bir rol oynayacağını vurguladı. Bürümcekçi, "Önümüzdeki dönemde enflasyonun seyrinde, başta petrol olmak üzere küresel çapta emtia fiyatlarının ne yönde seyredeceği dışsal koşullar açısından ana belirleyicilerden biri olmaya devam edecek" dedi. Emtia fiyatlarındaki dalgalanmaların enflasyon üzerinde önemli bir etkisi olabileceğine dikkat çekti.

Bürümcekçi ayrıca, kurdaki artışın enflasyonu tetikleyebileceğine işaret ederek, "Mayıs ayında ortalama kur sepetinin yüzde 2,1 daha artış ile yılbaşından bu yana artışını yüzde 15,8’e hızlandırması bu dönemde kurlardan fiyatlara geçiş etkisinin gözleneceğini düşündürüyor" ifadelerini kullandı. Ancak döviz kurlarının dezenflasyon hedefine yardımcı olmaya devam ettiğini de belirtti.

Bürümcekçi'nin enflasyon tahminleri şu şekilde:

• 2025 sonu enflasyon tahmini: Yüzde 30 civarında
• Varsayımlar: Kurlarda, ücretlerde, yönetilen fiyatlarda ve emtia fiyatlarında büyük bir şok yaşanmaması

TCMB'nin Faiz Kararı Ne Olacak?

Piyasalar, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) haziran ayındaki toplantısında nasıl bir karar alacağını merakla bekliyor. Bürümcekçi, TCMB'nin para politikasına bakışının fiyat istikrarından ziyade finansal istikrara yönelik riskler tarafından şekillenebileceğini öngörüyor. Mevcut veriler ışığında, TCMB'nin haziran toplantısında faiz indirimine gitme olasılığının düşük olduğunu belirtiyor.

Ancak, döviz rezervlerindeki artışın devam etmesi durumunda, para politikasında gevşeme olasılığı artabilir. Bürümcekçi, "Bu görünüm altında bile, haziran toplantısında önceliğin faiz koridorunun normalleşmesine (politika faizi etrafında +/- 150 baz puan aralığına geri dönülmesi ile borç verme faizinin yüzde 47,50 yapılması) öncelik verilerek politika faizinin ihtiyatlı bir yaklaşımla yüzde 46 seviyesinde korunması daha sağlıklı olacaktır diye düşünmekteyiz" şeklinde konuştu.

Pariterium Danışmanlık Kurucusu Dr. İsmet Demirkol ise enflasyondaki kalıcı düşüş için rezervlerdeki yükselişin ve 5 yıllık kredi risk priminin (CDS) 300 baz puanın altına gerilemesinin önemli olduğunu vurguladı. Demirkol, haziran ve temmuz aylarında enflasyonun yüzde 1,52 seviyelerinde gerçekleşmesi durumunda faiz indirim sürecinin temmuz ayından itibaren başlamasının daha sağlıklı olabileceğini ifade etti. Demirkol'un yıl sonu enflasyon beklentisi ise yüzde 29-32 aralığında.

Sonuç olarak, enflasyon verileri ve uzman yorumları, Türkiye ekonomisinin geleceği hakkında önemli ipuçları sunuyor. TCMB'nin faiz kararı ve hükümetin ekonomik politikaları, enflasyonla mücadelede kritik rol oynayacak. Piyasaların ve tüketicilerin dikkati, önümüzdeki dönemde yapılacak açıklamalarda ve atılacak adımlarda olacak.