2025 yılının ilk çeyreği, küresel arenada Trump rüzgarları eserken, Türkiye'de ekonomik ve politik gelişmeler yakından takip edildi. Hem iç dinamikler (enflasyon, faiz ve kur) hem de küresel olaylar (ticaret savaşları, jeopolitik riskler, enerji fiyatları) şirketlerin finansal durumlarını önemli ölçüde etkiledi.
Küresel Arenada Neler Yaşandı?
ABD'de Trump yönetiminin özellikle Çin'e uyguladığı tarifeler, küresel ticarette gerginliği tırmandırırken, ekonomik büyüme ve enflasyon konusundaki endişeleri artırdı. Yılın ilk çeyreğinde, büyük merkez bankaları faiz indirimlerine devam etse de tahvil faizleri yüksek seviyelerde kaldı. Özellikle dünya genelindeki enflasyon endişeleri, katı politika uygulamaları ve artan kamu borçlarına yönelik kaygılar, küresel tahvil piyasalarında satış baskısına neden oldu. ABD'de enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki bozulma dikkat çekti. Trump'ın tarife politikalarının, ABD Merkez Bankası (FED) tarafında enflasyonist endişeleri tetiklediği görüldü. ABD istihdam piyasası ise gücünü korumaya devam etti. Euro Bölgesi'nde enflasyon düşmeye devam etse de büyüme konusundaki endişeler sürdü. Çin'de büyük teşviklere rağmen enflasyondaki düşüş, ekonomik aktivitenin zayıfladığını gösterdi.
İsrail'in Suriye'deki operasyonları ve ateşkes görüşmelerine rağmen devam eden Rusya-Ukrayna gerginliği, jeopolitik riskleri canlı tuttu. Ons altın fiyatları, yılın başındaki beklentilerin aksine yükselerek ilk çeyreği 3.120 doların üzerinde tamamladı. Bu gelişmeler, piyasalarda risk iştahını azaltarak küresel borsalarda baskı yarattı.
Türkiye Ekonomisinde Durum Ne?
Enflasyon beklentilerinde ilk çeyrekte düşüş yaşanırken, Türk Lirası değer kazandı. TÜFE mart ayı itibarıyla yıllık %38,1 olarak gerçekleşti ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) yüksek enflasyona karşı sıkı duruşunu sürdürdü. Dolar/TL kuru yılın ilk çeyreğinde %7 arttı. TCMB'nin faiz indirimlerinin kredi ve mevduat faizleri üzerindeki etkileri farklı oldu. Krediler tarafında, kredi büyümesindeki sınırlamalar nedeniyle faiz indirimlerinin kredi faizlerine yansıması daha sınırlı kaldı. Yılın ilk çeyreğinde Moody’s Türkiye’ye dair not değerlendirmesini pas geçerken, Fitch Türkiye’nin notunu teyit etti.
Borsa İstanbul'da ilk çeyrekte dalgalanma yaşanırken, yatırımcılar temkinli bir yaklaşım sergiledi. Öcalan vasıtasıyla PKK'ya silah bıraktırılması girişimleri ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik yargı süreci ilk çeyreğin önemli gündem maddeleri oldu.
Piyasaları Ne Bekliyor?
2025 yılının ilk çeyreği, küresel ve yerel gelişmelerin etkisiyle karmaşık bir tablo çizdi. Enflasyonla mücadele, jeopolitik riskler ve politik belirsizlikler piyasaları tedirgin etmeye devam ediyor. Yatırımcıların dikkatli ve temkinli olması, riskleri doğru yönetmesi ve gelişmeleri yakından takip etmesi gerekiyor. Önümüzdeki dönemde enflasyonun seyri, merkez bankalarının politikaları ve küresel gelişmeler piyasaların yönünü belirleyecek en önemli faktörler olacak.
